Psikiyatri ile İlgili Sık Sorulan Sorular
- drbernacagatay
- 25 May 2023
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 7 Kas 2024

1. Psikiyatri nedir?
Psikiyatri, zihinsel, duygusal ve davranışsal bozuklukların önlenmesi, tanınması, tedavisi ve rehabilitasyonu ile ilgilenen bir tıp dalıdır. Psikiyatristler, bu durumların nedenlerini ve tedavisini araştıran ve uygulayan tıp doktorlarıdır. Psikiyatri, zihinsel sağlık sorunlarına odaklanır, bunlar arasında depresyon, anksiyete bozuklukları, şizofreni, bipolar bozukluk, otizm spektrum bozuklukları, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), yeme bozuklukları ve bağımlılık gibi durumlar bulunur.
2. Psikiyatrist ve psikolog arasındaki fark nedir?
Her iki meslek de psikiyatri alanında çalışır, ancak eğitim ve yetenekleri farklıdır. Psikiyatristler, yani psikiyatri uzmanları 6 yıl tıp fakültesi eğitimi sonrasında psikiyatri alanında ihtisas yapmış tıp doktorlarıdır. Psikiyatrik hastalıkların tanısı psikiyatri uzmanları tarafından koyulur ve ilaç tedavisini psikiyatri uzmanları uygulayabilir. Psikologlar ise psikoloji alanında eğitim alır ve psikoterapi, danışamanlık hizmetleri gibi ilaçsız tedavilere odaklanırlar.
3. Psikiyatristler yalnızca ilaç tedavisi mi uygular?
Hayır, psikiyatristler yalnızca ilaç yazmakla kalmaz, aynı zamanda psikoterapi, EKT (Elektro Konvulsif Terapi), TMS (Transkraniyal Manyetik Stimülasyon ) gibi nöromodülatör tedavileri de yaparlar. Hangi tedavi ya da tedavi kombinasyonlarının uygulanacağı bireysel ihtiyaca göre belirlenir.
4. Psikiyatristler tarafından tedavi edilen durumlar nelerdir?
Psikiyatristler, depresyon, bipolar bozukluk gibi duygudurum bozukluklarını; panik bozukluk, yaygın anksyete bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu, sosyal fobi gibi anksiyete bozukluklarını; şizofreni ve diğer psikotik bozuklukları; somatik, disosiyatif bozukluklar, demans, uyku bozuklukları, yeme bozuklukları, alkol veya madde bağımlılığı, kişilik bozuklukları, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu gibi bir dizi zihinsel sağlık durumunu tedavi eder.
5. Psikiyatrik hastalıklar kimlerde görülür?
Psikiyatrik hastalıklar, her yaştan, cinsiyetten, etnik kökenden, sosyoekonomik durumdan veya yaşam tarzından kişilerde görülebilir. Ancak, belirli psikiyatrik hastalıkların ortaya çıkmasında belirli risk faktörleri olabilir. Bu faktörler genetik, biyolojik, çevresel ve psikolojik olabilir. Örneğin; ailesinde psikiyatrik hastalık öyküsü olan kişilerde psikiyatrik hastalık yaşama olasılığı biraz daha yüksektir. Beynin kimyasal dengesizlikleri veya belirli hastalıklar (tiroid hastalığı, MS, B12 vitamin eksikliği, anemi, romatolojik hastalıklar vs) psikiyatrik hastalıkların gelişmesine katkıda bulunabilir. Travma, aile içi şiddet, zorbalık gibi yaşam olayları veya düşük özgüven, aşırı stres gibi kişilik yapısı ile ilgili özellikler psikiyatrik hastalıklar için zemin oluşturabilir.
6. Psikiyatrik tanı nasıl koyulur?
Psikiyatrik bir tanı koymak genellikle bir dizi adımdan oluşur ve psikiyatri uzmanları tarafından yapılmalıdır. Adımlar şu şekildedir:
Tıbbi Değerlendirme: Bu genellikle tıbbi bir öykü ve fiziksel muayene içerir. Bu aşama genellikle psikiyatrik belirtilerin altında yatan fiziksel bir nedenin olup olmadığını belirlemeye yardımcı olur.
Psikiyatrik Muayene: Değerlendirme genellikle kişinin duygudurumunu, affektini, düşünce süreçlerini, algı alanını, bilişsel seviyesini ve davranışlarını değerlendirmeyi amaçlar.
Belirti ve Semptomların Değerlendirilmesi: Anamnez bulguları, psikiyatrik muayenesi ve gerekirse psikiyatrik ölçeklerinin sonucu DSM-5 (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, 5th Edition) adı verilen bir tanı kılavuzu kullanılarak yapılır.
7. Doktoruma anlattıklarımı aile üyelerinden biri ya da eşim öğrenmek isterse doktor paylaşımda bulunur mu?
Psikiyatristler ve diğer sağlık hizmetleri sağlayıcıları hasta mahremiyetini koruma yükümlülüğüne sahiptir. Bu, sizin izniniz olmadan kişisel sağlık bilgilerinizi eşiniz ya da diğer aile üyeleri de dahil olmak üzere başkalarıyla paylaşmaması gerektiği anlamına gelir. Bu tür bilgilerin korunması genellikle yasal düzenlemelerle sağlanır. Türkiye'de Kişisel Verileri Koruma Kanunu ile bireylerin sağlık bilgilerinin gizliliği güvence altına alınır. Eğer doktorunuzun bilgilerinizi paylaşacağı konusunda endişeleriniz varsa, bunu doktorunuzla konuşmanız önemlidir. Doktorunuz, bilgilerinizi kimlerle paylaşabileceğini ve hangi durumlarda bunun olabileceğini açıklayabilir.
8. Psikiyatri ilaçları bağımlılık yapar mı?
Psikiyatrik ilaçların bağımlılık yapma potansiyeli genellikle ilacın türüne ve hastanın kişisel durumuna bağlıdır. Bazı psikiyatrik ilaçlar bağımlılık yapabilirken, çoğu bağımlılık yapmaz.
Antidepresanlar ve antipsikotikler: Antidepresanlar ve antipsikotikler bağımlılık yapmazlar. Ancak, bu ilaçları almayı aniden bırakmak yoksunluk belirtileri yaşamaya neden olabilir. Bu nedenle, bu tür ilaçları bırakma kararı psikiyatri uzmanı tarafından alınmalı ve doz azaltılarak yapılmalıdır.
Anksiyete ilaçları (benzodiazepinler): Benzodiazepinler gibi anksiyete ilaçları bazen bağımlılık yapabilir. Bu ilaçlar hızlı rahatlama sağlar ancak uzun süreli kontrolsüz kullanımlarda ilaca karşı tolerans gelişerek aynı etkiyi elde etmek için daha yüksek dozlara ihtiyaç duyulabilir. Ancak bazı durumlarda bu ilaçlara uzun süre devam etmek de gerekebilir. Bu ayrım hastanın durumu ve prognozu göz önünde tutularak psikiyatri uzmanı tarafından yapılır. Kişinin ilacı kötüye kullanmaması için gerekli bilgilendirme yapılıp kontrollü kullanım sağlanırsa tedavi güvenli bir şekilde devam ettirilebilir.
9. Bir kere ilaç başlanırsa ömür boyu ilaç kullanmak mı gerekir?
Psikiyatrik ilaçları kullanmanın süresi genellikle kişinin belirtilerine, teşhisine ve tedavi planına bağlıdır. Tüm durumlar için "ömür boyu ilaç kullanma" gerekliliği söz konusu değildir. Bazı durumlarda, bir kişi belirli bir süre için psikiyatrik ilaçlara ihtiyaç duyabilir (örneğin, bir majör depresyon durumu ya da anksiyete bozukluğunda.) Bu tür durumlarda, kişi genellikle belirtileri kontrol altına alındıktan ve bir süre stabil kaldıktan sonra ilacı bırakabilir. Ancak, bu doktor gözetiminde ve ilacın dozajı yavaş yavaş azaltılarak yapılır. Diğer durumlarda, özellikle sürekli semptomlarla karşı karşıya olan kişilerde (örneğin, bipolar bozukluk veya şizofreni gibi durumlar), daha uzun süreli hatta ömür boyu ilaç tedavisi gerekebilir. Bu durumlarda, ilaçların amacı semptomları kontrol altına almak ve hastanın yaşam kalitesini artırmaktır.
10. Antidepresan kullanırsam kişiliğim değişir mi?
Antidepresanlar, depresyon, anksiyete bozukluğu gibi psikiyatrik hastalıkların tedavisi için tasarlanmıştır. Bu ilaçlar, özellikle serotonin, norepinefrin ve dopamin gibi beyindeki belirli kimyasalların dengesini düzenleyerek çalışır. Ancak, antidepresanlar kişiliğin temel özelliklerini değiştirmez.
11. Şizofreni hastaları evlenebilir mi ya da çalışabilir mi?
Evet, şizofreni hastaları hem evlenebilir hem de çalışabilir. Ancak, şizofreni karmaşık bir psikiyatrik hastalıktır ve bireyler arasında belirtileri, şiddeti ve etkisi büyük ölçüde değişebilir. Dolayısıyla, evlenme ve iş hayatına katılma yeteneği kişiden kişiye değişir ve genellikle hastalığın yönetilme şekline ve tedaviye bağlıdır. Şizofreni, çeşitli belirtilere neden olabilir, aralarında halüsinasyonlar (görüntüler, sesler veya diğer duyusal deneyimlerin görülmesi veya hissedilmesi), delüzyonlar (gerçek dışı inançlar), düşünme ve konuşma bozuklukları ve duygusal tepkilerde aşırı veya yetersiz değişiklikler bulunabilir. Bu belirtiler, hem kişinin günlük yaşamını hem de sosyal ve iş hayatını etkileyebilir. Ancak, etkili tedavi ve destek ile birlikte, birçok şizofreni hastası evlenebilir, aile kurabilir ve iş hayatına katılabilir. Tedavi genellikle ilaçları ve bireysel psikoterapiyi içerir ve ayrıca yaşam becerileri eğitimi, istihdam hizmetleri ve diğer toplum temelli destek hizmetlerini de içerebilir. Bu tedaviler ve hizmetler, kişinin belirtileri yönetmesine, günlük yaşam becerilerini geliştirmesine ve sosyal ve iş hayatında daha etkin olmasına yardımcı olabilir.
12. Psikiyatrik hastalığı olan kişilerin ceza-i ehliyeti var mıdır? Hastalık olması ceza almayı engeller mi?
Psikiyatrik hastalığı olan kişilerin ceza-i ehliyeti konusu karmaşıktır ve genellikle bireysel değerlendirme ile suça konu olan olay özelinde belirlenir. Genel olarak, bir kişinin ceza-i ehliyeti, o kişinin yaptığı eylemin sonuçlarını anlama ve davranışlarını kontrol etme yeteneği ile ilgilidir. Psikiyatrik bozukluğu olan bir kişinin ceza-i ehliyeti ancak hastalığının bu yetenekleri önemli ölçüde etkilemesi halinde olmayabilir.
Ceza ehliyetinin olmaması kişinin serbest kalmasını sağlamaz, bu tür durumlarda kişi adli birimi olan bir psikiyatri kliniğinde yatırılarak tedavi altına alınır. Sonuç olarak, bir kişinin psikiyatrik durumu ve ceza-i ehliyeti, genellikle karmaşık bir değerlendirme olup yargı sürecinin parçasıdır ve psikiyatrik hastalığı olan kişinin suçlarından muaf tutulacağı anlamına gelmez.